GEL BAYIM GEL
Gökyüzü mavi gülüşlerini üstümüze,
Doğa ana yeşil tebessümünü ayaklarımızın altına serpiyor..
Hem kuşlarımız da aç değil burda
Biliyorsun her şeyi bertaraf eden
bir illetimiz var artık ..
Gel bayım gel...
Son sürat ilerleyen ömür törpümüze
Şahit kargalar besleyelim.
Sen hasret dile, ben dil uzatmam güle.
O zaman oturup, hunharca düşünürüz
Kaçmak yerine savaşmak mı lazım,
yoksa kaybetmeyi göze alıp sonucuna katlanmak mı diye..
Gel bayım gel...
Yeni bir çağa daha tahammül edeceğiz sanırım.
Son ilaç bedenimize, son hasta ebedimize,
Son kalan, neslimize ikram kalsın diye...
Gel bayım gel...
Gün bize misafir ve yüreklerimiz ezilmiş üzüm bahçesi.
Bağ sana cennet, etrafını sarmış illet,
Ben şarap fıçısı gibi, yıllandım şayet.
Gel bayım gel...
Yol yakın, güneş yorgun, biz ihtiyarız.
Sorgulasak hayatı, basit günahkârlarız
Gel bayım gel..
Huzur ekelim kirlenmiş kalplere
Son tohum tarlada, can suyu derede
Dualarımız yükselecek en yükseğe
İnsan olmayı başarabilirsek eğer
O zaman İyilik hüküm sürer,
bu devirde.
Medin Üçkan